Ana içeriğe atla

Ramazan halleri.

Uzun bir aradan sonra tekrar yayındayız.

Mübarek Ramazan ayı hasebiyle bir çoğumuzun dudakları çatlak gözleri ıslak ve gönülleri narin. Narin gönüllülerin kaleminden öperim, bana da iki satır selam karalarsanız çok sevinirim.

Dediler ki yazar olacak adam susmaz, devamlı yazar, hep yazar ve hep yazmalı. Hayatın yorgunluğudur, geçiş dönemidir palavralarının ardına sığınarak bir süre daha sessiz kalmaya devam edebilmiş olsam da, bundan sonrası için eski performansımla devam edeyim diyorum. Hani öyle ahım şahım, pek aliyyül ala şeyler koyamasam da ortaya, ki şu an zaten aç ve susuz bir bünyeyim (hatta dün avusturyadan bir müşterimle telefonda lak lak ederken tuttum ramazanı enine boyuna anlattım, onlarda da varmış böyle bir şey, yanlış olmasın onun bilip de gittiği bir yerde varmış, neresi olduğunu hatırlamıyorum şu an, biliyorsunuz ki isim ve yer hafızam balık kılıklıdır hemen unuturum, tam kırk gün et yemezlermiş. Sonra Singapurlu bir müşterimle daha hasihal ettik, o da benimle birlikte oruç tutacakmış, fit olursun bir ay sonra filan diyor, tabi inş.)

Diyordum ki, yazabilmek gibi bir nimet varken biz insanoğlu neden gözünü sadece yenilebilir nimetlere diker ki, aç bir kitap oku arkadaşım. eheh tabi şu sıralar kitap da bitiremiyorum. Esasında çok okudum ama 2012 geldi geleli hiç bir şeyi baştan sona okuyup bitirebilmiş değilim.

Şöyle ifade edeyim, içimde acayip bir his var, ne nasıldır, nedir, bilmiyorum. Bir çok şeyden emin değilim. Hayatın kendisine garezim var. Ben de her insan gibi biraz mutsuz biraz şüpheli biraz da tembelim. İnsanlardan farklıyım diyemem çünkü bu bile başlı başına insanlığıma bir delil olur.

Hasılı kelam dostlarım, Ramazan böyle bir şeydir. Ne dediğini ne yazdığını ne anlattığını bilmezsin. Garip bir geri çekiliş meydana gelir zihinlerde, konuşuyorum sanırsın, ama sesin çıkmıyordur, düşünüyorum sanırsın ama konuşuyorsundur. Ve sana her şey normal geliyorken olur tüm bunlar. Ama hayat normaldi, yeterince normal hemde.

"""""ben bu kısımda bir şeyler yazmıştım, ama o şeyleri silmeye karar verdiğimden sildiğimi beyan eden bu cümleyi bırakıp kaçayım"""""Sözümü doktor house tan bir inci'yle bitirmek istiyorum:  "Everybody lies"

Yorumlar

  1. hiç editasyonuna bakamadım, o kadar halsizim ki ... : pp

    YanıtlaSil
  2. Oruç halimle bugünlerde okuyabildiğim en uzun yazı oldu :) Ramazan'da nadasa bırakıyorum kendimi, bekliyor kitaplar, yerine "armut piş ağzıma düş" hesabıyla film izliyorum...
    Hayırlı Ramazanlar dilerim..

    YanıtlaSil
  3. "sen neden kitap grubuna yazmıyorsun, yok oldun?" diyecektim ben de...
    avusturya'lının anlattığı olaya gelince; 40 gun et yemeyeceklerine direkt vejeteryan olsunlar kafaları rahat olur en azından?

    iyi ki izlanda'da değiliz diyeyim sonunda da:

    http://www.zaytung.com/fotohaberdetay.asp?newsid=184668

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bülbülü Öldürmek 2019

Bülbülü Öldürmek... Uzun zaman sonra bir kitabı bitirebildim, özlemişim eski günlerimi, pek çok kitap okuyorum aslında ama artık hep araştırma tarzı ansiklopedi ya da makale türü olduğu için kitap okumuş saymazdım kendimi.  Kayınçomun elinde gördüm kitabı ilk, "abi bu kitabı okuyorum, tavsiye ederim, güzel kitaptır" dedi. Baktım daha çeyreğini okumuş, kapağı ve kitabın ismi çok hoşuma gitti. Nobel almış olması pek önemli değil benim için biliyoruz ki siyasi sebeplerden de verilebiliyor nobeller. Zihnimde yer etti ilk fırsatta okuyayım derken bir baktım arşivimde epub olarak duruyormuş sevgili roman, hemen elimdeki e-okuyucuya uygun hale getirip okumaya başladım. Üç gün sürdü çünkü başlarda biraz sıkıldım, pişman oldum başladığıma, ısrarla devam ettim, yarım bırakmak istemedim, sonra kitap toparlandı, ayağa kalktı ve koşmaya başladı ve kitap bittiğinde evet bu bir pulitzeri de hak etmiş dedirtti. Kendi dönemini çok iyi yansıtan kitaplardan okuması zevkli ama gözümde...

2011'i birlikte geçirdiğim kitaplar

1 Swann'ın bir aşkı Marcel Proust Proust'u tanımayan kalmamalı, okuyom ben yaa diyen herkesi bekleriz. 2 Aşkın suçları Marquis de Sade Sadizm kelimesi kökünü bu adamın soy isminden alıyor, o kadar manyak o kadar yavşak ve o kadar da ahlaksız bir insan. 3 Dünyanın bütün sabahları Pascal Quignard Pascal'ın  felsefeyle olayları bir araya getirip harmanlaması ciddiye alınmalı hatta on liraya kıyılıp bu kitap da gidilip sahaflardan alınmalı 4 Umami Nuarıklı Üniden bir hocam vermişti yazarı arkadaşıymış, keyiflik bir şey, siz okumayın. 5 Godot'yu beklerken Samuel Becket Ooo sembolizm, Godot candır canandır her şeydir. Ölmeden önce okuyun efendim. 6 Eylembilim Oğuz Atay Üniversite olayları, polisler kafa kırmalar ölümler, olaylar olaylar 7 Ruh adam Nihal atsız Mutlak seveceksin... Atsız ın psikolojik analizler konusunda doktora yapmaya çalıştığı eseri, çok başarılı değil ama yine de güzel, okunabilir. 8 Matmazel Noraliya'nın koltuğu Peyami Safa Peyam...

Hiç,Hep,Bir

Güneşe direnebilen bir seni gördüm, ışınların içinden geçerdi bakışların ya da gözlerinde toplardın güneşi, bakamazdım kamaşırdım. Kimi zaman ağlardım, sorduğunda; “sen kaçtın!” derdim. Çenemden tutardın sol elinle, var gücünle destek olurdun bana ama başım hep eğik kalırdı kaldıramazdım. Sonra sen de başını eğerdin, alnını omzuma kor yine sol elinle yanağımı okşardın. Nefesin ruh gibiydi sen soludukça, ben hissettikçe: canlanırdım, yaşardım. Şevket derdin ama edemezdim, Azad’sın derdin hayır senin kölenim derdim, İsmail derdin, sana kurban derdim, Abdulkerim derdin, susardım, sarılırdın. Gözlerimi açardım, puslu bir görüntü sonra arşıma diz çökmüş siluetini hissederdim. Omzumdaydın, yanağımda ve ruhumda. Sonra görmeye başladım sol elini ve dizlerini, ama puslu ve tuzlu, bilmem kaç zaman böyle durduk.. Sağ elimi kaldırdım ve yanağımdaki elini tuttum, başını omzumdan çektin ve usul usul gözlerinle gözlerimi aradın.. Gözlerin gözlerime değdiğinde ben “hep”tim ya da “hiç” zaten “bir” değ...